Frenk İnciri Bahçesi Kurmak Kazandıran İşlerden

Frenk yemişi marketlerden sonra pazarlarda da boy göstermeye hazırlanıyor. Yetiştirilmesi zahmetsiz bir meyve. İhracat fırsatı var. Dekarda net kazanç 3 bin TL. Bahçe kurmakta geç kalmayın…

Dikenli İncir Meyvesi Yetiştiriciliği

FRENK yemişi, dikenli incir, kaynana dili, babutsa, pabuç inciri, kürek yemişi, Mısır inciri, Hint inciri isimlerinden birini mutlaka duymuşsunuzdur. Yöreden yöreye farklı isimlerle anılan bu meyvenin yaygın ismi “Frenk yemişi”. Kaktüsgiller familyasından olan bu meyve bir süredir Migros, Metro gibi zincir marketlerde karşımıza çıkıyor. Son dönemde girdiği market ve manav sayısı arttı. Hatta Ağustos ayında başlayacak hasat sonrasında pazar tezgahlarında bile karşılaşabilirsiniz. 5 yıldır ticari olarak üretilmeye başlayan frenk yemişi için bahçe kurulumlan hız kazandı.

Pazardaki hareketliliği tespit edince ürünün beş yılda geldiği noktayı araştırdık. Yaptığımız araştırmada Balıkesir’den Hatay’a kadar olan sahil hattının kırsal bölgeleri için yepyeni bir alternatif meyve olduğunu gördük. Ticari değeri de giderek artıyor.

frenk inciri

BAHÇE KURULUMLARI YAYGINLAŞIYOR

Frenk yemişi Amerika kıtasına özgü bir bitki; özellikle Güney Amerika ve Meksika’da yaygın olarak yetiştiriliyor. Avrupa’ya ise 15. yüzyılda İspanya ve Portekiz krallarına hediye olarak getiriliyor. Akdeniz iklimine çok uygun olduğu için kısa sürede yayılıyor. Meksika, Brezilya, Peru, Türkiye, KKTC, Ispanya, Tunus, Cezayir, Fas, Yunanistan, İtalya ve Güney Afrika ülkelerinde yetişebiliyor. En fazla üretimin 300 bin ton ile Meksika’da olduğu tahmin ediliyor. Türkiye’de ise tamamen doğal ortamlarda yetiştiği için 3-4 bin ton arasında bir üretimin olduğu tahmin ediliyor.

Türkiye’de henüz deneme bahçelerinden öte ticari bir plantasyon yok. Agrotalya isimli firma birkaç yıl önce bu ürünü paketli hale getirip marketlere sokmuştu. Ancak duyduğumuza göre firma Frenk yemişini satmak tan vazgeçmiş. Buna karşılı Aydın Efeler, Mersin Silifk ve Erdemli’de Frenk yemi şi bahçeleri kurulduğunu ve üretimin giderek yaygınlaştı ğını öğrendik.

https://www.youtube.com/watch?v=EiFzyG0fj34

“ARTIK PARA EDİYOR”

Sililice İlçe Tarım Müdürlüğü yetkilileri, meyvenin geçmiş yıllarda ticari değeri olmadığını fakat son yıllarda vatandaşlara maddi gelir sağlayacak kadar ilerlediğini ve değer kazandığını belirtiyorlar. Yetkililer, “Akdeniz Bölgesi’nde özellikle Silifke ilçemizde üretiliyor. Son birkaç senedir para ettiği için yerelde marketlerde, işportacılarda yerini alıyor. Meyve bu şekilde talep görmeye devam ederse alternatif meyvelerden biri olmaya aday” diyor.

Erdemli Akdeniz Natürel Yaşam Demeği de dikenli incir ile ilgili bir proje yürütüyor. Dernek yönetimi dikenli incirin yaygınlaşması için başta ziraat mühendisleri olmak üzere üreticilere eğitimler veriyor. Mersin Erdemli, Aydıncık ve Silifke ilçelerinde deneme bahçeleri kurarak üreticilerin dikkati bu meyveye çekiliyor. Dernek bu aralar Hint İnciri Üreticiler Birliği’nin kurulması için de çalışıyor.

Erdemli Akdeniz Natürel Yaşam Demeği Başkanı ve Proje Koordinatörü Avni Taşyürek, Alata Bahçe Kültürleri Araştırma Enstitüsü ile birlikte hareket ettiklerini belirtiyor. Enstitüde toplantılar yaptıklarını belirten Taşyürek, AB tarafından kabul edilen ‘Sivil Toplum Diyaloğu, Yöresel Ürünlerle Kırsal Kalkınma’ adlı proje ile dikenli incir üreticilerinin eğitimden geçirilerek daha çok kazanmalarının hedeflendiğini söylüyor.

İHRACAT ŞANSI YÜKSEK

Projenin birinci etabında halka ve kamu kurum ve kuruluş temsilcilerine ulaştıklarım belirten Taşyürek, ikinci etapta ise 25 ziraat mühendisine İtalya’dan gelen dört uzman tarafından eğitim verildiğini dile getirdi. Ardından 500 dikenli incir üreticisinin de eğitime tabi tutulacağını anlatan Taşyürek,

“Bütün bu çalışmalarla dikenli incirin tablalarda satışının yanında modern tekniklerle üretilip paketlemesi yapılarak, Avrupa’ya ihracatının sağlanması amaçlanıyor. Avrupa’da çok tüketilen bir meyve. Rahatlıkla ihraç edilebilir” diyor.

Erdemli Ziraat Odası Başkam Rasim Şahin ise, Türkiye’de doğal ortamında kendiliğinden yetişen dikenli incirin kültür altına alınarak, bahçelerde modern tarım teknikleri ile yetiştirileceğini kaydediyor. Şahin, “Dikenli incir özellikle İtalya’da çok geniş bir kullanım alanına sahip. Meyvesi yeniyor, çekirdeği kullanılıyor, marmeladı, reçeli yapılıyor. Talep her geçen yıl artıyor. Geleceği olan bir meyve. Yakında büyük bahçeler kurulduğunu göreceğiz” diyor.

DİKİMİ VE BAKIMI KOLAY

Kaktüsün üremesi yaprakları, kolları aracılığıyla oluyor. Yılın her mevsimi kesilen veya gövdeden kopan kollar, 20-30 cm derinliğinde kolun şekline göre açılan bir çukura dikilerek büyümesi sağlanıyor. Ancak en uygun köklendirme dönemi ekim ile mart arası. Dikimi esnasında gövdenin yarısının dışarıda kalması gerekiyor. Dikildikten sonra ilk bir ay haftada iki veya üç gün 1 litre su verilerek bitkinin kök salması sağlanıyor. Kaktüsün meyve vermesi yaşıyla ilgili. İlk meyvesini genellikle 4 yaşından sonra veren Frenk yemişi, gerçek anlamda verimine 7-8 yaşında başlıyor. Meyvelerinin oluşumu ise hayli ilginç. Yapraklarının uç kısmında açan dikenli çiçekler 20-25 gün içerisinde kapanarak meyveye dönüyor ve 3-4 ay içerisinde olgunlaşıyor. Bu olgunlaşma süresinin uzunluğu da kaktüsün yaşına bağlı. Örneğin 15 yaş ve üstü bir Frenk yemişinin meyvesi iki buçuk üç ayda oluşuyor ve meyve verme süreci bölge iklimine göre mayıs ayından kasımın ortalarına dek devam ediyor. Meyvelerin olgunlaştığının işareti ise, koyu ateş kırmızısı hale bürünmesinden anlaşılıyor. Kaktüsün meyvesi sırasıyla yeşil, sarı, kırmızı ve en son koyu kırmızı renklere bürünüyor. Türkiye’de yetişen Frenk yemişleri nisan ayında çiçek açıyor, temmuz-eylül ayları arasında da meyve veriyor.

Frenk yemişi çok yıllık bir kaktüs bitkisi olup meyveleri zayıf asitli, orta tatlılıkta, bol çekirdeklidir. Kimyasal bileşim bakımından diğer meyvelerden pek farklı olmayan dikenli incirin kendine özgü bir tat ve aroması var. Meyve sarımsı kırmızımsı rengini bileşimindeki doğal renk maddelerinden alıyor. Meyvenin yaklaşık yüzde 7’sini oluşturan çekirdeklerden elde edilen yağ yenilebilir özelliklere sahip.

Maliyeti sadece arazı

Frenk yemişinin dikim ayı ekim ve mart aylan arası. Maliyet ise neredeyse yok. Çünkü yapraklarından dikim yapılıyor. Yani fidan maliyeti yok. Su sadece dikim döneminde ihtiyaç. Cansuyu niyetine, sonrasında su da istemiyor. Dolayısıyla sulama sistemi kurmanıza gerek yok. Sadece tarlanızın olması yeterli. Gübreye de ihtiyaç duymuyor. Tamamen doğal ortamda yetişen Frenk yemişinin maliyeti neredeyse yok Bir dekar alanda 2 tona yakın meyve elde ediliyor. Kilosu ise tarlada 1.5 TL. Yani dekarda 3 bin TL gelir elde edebilirsiniz. Maliyetsiz bir kazancı var.

C vitamini açısından zengini

C vitamini yönünden zengin olan, bu nedenle vücut direncini artırma, güç ve zindelik verme özelliği bulunan Frenk yemişi, organik olması dolayısıyla da artı bir değere sahip. Taze olarak tüketilebildiği gibi meyve suyuna işlenerek, kurutularak, reçel ve marmelâda işlenerek, pestil, lokum ve benzeri şekerli ürünlere dönüştürülerek de değerlendiriliyor. Meyve, yeşil yaprak benzeri kısımları ve çiçek yaprakları çeşitli hastalıkların tedavisinde ilaç hammaddesi olarak da kullanılıyor. Ayrıca, kabızlık gibi sindirim sistemi rahatsızlıklarında da etkili olduğu biliniyor. Akdeniz ülkelerinde tatlı ve pasta sektöründe yoğun olarak değerlendirildiği gibi kozmetik sektöründe de kullanılıyor.

İDRİZ ÇOKAL





Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir