Çin gümrük vergilerini 10 puan indiriyor

Çin’in gümrük vergilerini 10 puan indirmesi Türk ihracatçılarını heyecanlandırdı. Yüksek gümrük duvarlarına rağmen Çin Seddi’ni zorlayan kozmetik, plastik ev ürünleri, mobilya, ayakkabı gibi birçok sektör cesur ihracat hedefleri koydu…

ÇİN dünya ticaretine entegre olma politikalarının bir gereği olarak her geçen yıl gümrük vergilerini biraz daha indiriyor. Çin’in Bakanlar Kurulu niteliğindeki Devlet Konseyi’ne bağlı Gümrük Vergisi Kuralları Komitesi önceki hafta bazı tüketim mallarının gümrük vergisinin indirilmesine dair bir bildiri açıkladı. Buna göre, 1 Aralık’tan itibaren gıda, sağlık ürünleri, ilaç, kozmetik, giyim ürünleri, ev eşyası, kültür ve eğlence ürünleri dahil çeşitli ürünlere vergi indirimi uygulanacak. Gümrük vergileri ortalama yüzde 17.3’ten yüzde 7.7’ye indirilecek.

Çin E-Ticaret Araştırma Merkezi Başkanı Cao Lei, vergi indiriminin iç talebi artıracağını ve e-ticaret platformuna yararlı olacağını belirtiyor. Çin Halk Cumhuriyeti tarafından geliştirilen ve tarihi İpek Yolu’nu canlandırmayı amaçlayan Tek Kuşak, Tek Yol Projesi’nin hayata geçirilmesiyle Çin’de e-ticaret hacminin bu yıl 7 trilyon yuanı, 2020 yılma gelindiğinde ise 12 trilyon yuanı bulması öngörülüyor.

gumruk

İHRACATTA ARTİŞ YÜZDE 34.4

Çin’deki gümrük vergilerinin yaklaşık 10 puan indirilmesi Türk ihracatçıları da heyecanlandırdı.

Gümrük duvarları yüksekken de “Çin Seddi”ni zorlayan Türk ihracatçıları zaten bu yılın ilk 10 ayında Çin’e ihracatımızı yüzde 34.4 artırarak 2 milyar 409 bin 505 dolara çıkarmıştı. TÜİK’in verilerine göre, 2016 yılı itibariyle en çok ihracat yaptığımız 19’uncu ülke olan Çin, aynı zamanda en çok ithalat yaptığımız bir numaralı ülke olduğu için dış ticarette almamız gereken daha çok yol var. Çin’den 2016 yılında 25 milyar 441 milyon 443 bin dolar ithalat yaptığımızı da belirtelim.

Dış ticaretteki dengesizliği düzeltmek için gümrük vergilerinin inmesi Türkiye açısından büyük bir fırsat. Nihayetinde 1.5 milyar nüfuslu Çin’de 300 milyon nüfusun yüksek gelir grubuna sahip olduğu belirtiliyor. Türkiye zaten mobilyadan ayakkabıya, kozmetikten ev eşyasına kadar birçok sektörde Çinli zengine mal satmaya göz dikmiş durumda. Özellikle bu saydığımız sektörlerdeki ihracatçılar, korumaların kalkmasıyla Çinli tüketiciye daha rahat ürün ulaştırabileceklerine inanıyorlar.

İTHALATÇININ MALİYETİ AZALDI

Yataş Grup Yönetim Kurulu Başkanı Yavuz Altop, Çin’de gümrük vergilerinin düşürülmesinin Türkiye’den yapılan ihracatı artıracağını belirtiyor. “Vergi düşüşü ürünlerin pazara giriş fiyatını daha da ucuzlatır. Çinli ithalatçıların maliyetleri aşağıya iner. Bu da Türkiye dahil yabancı ülkelerin ihracatlarını artırır” diyen Altop, sözlerini şöyle sürdürüyor:

“Çin’de beş mağazamız var. Satışlar fena değil. Oradaki partnerimiz internetten de satış yapıyor. Çinli tüketiciler ürünlerimizin kalitesinden memnun. Şu ana kadar hiç ürün iadesi olmadı. Çin’deki satışlarımızı artırmak için uğraşıyoruz. Çok büyük bir ülke. Reklam yapılması gerekiyor. Turquality teşviki aldık. Bunu Çin’de reklam yapmakta da kullanacağız. Türk mobilyacıları Çin’de varlık göstermeye başladılar. Mobilya havaleli ürün, navlun biraz maliyetli olabilir.”

Türk mobilyacıları özellikle son iki yıldır Çin’e ürün satmak için yoğun çaba harcıyor. İstanbul Mobilya, Kağıt ve Orman Ürünleri ihracatçıları Birliği kanalıyla yılda iki kez Çin’de yapılan mobilya fuarlarına katılan mobilyacılar, Çinlilere mal satmanın yollarını araştırıyorlar. Bu çabalar ilk meyvelerini bu yıl vermeye başladı. Geçen yılın ilk 10 ayında Çin’e 2 milyon 378 bin dolarlık ürün satan sektör, bunu Ocak-Ekim döneminde yüzde 1073 artırarak 27 milyon 916 bin dolara çıkardı. En Design, Çilek gibi firmalar Çin’e mobilya satıyor, ihracatçılar gelecek yıl özellikle Çin’de Türkiye yılı ilan edilmesinin de verdiği güçle, 100 milyon dolarlık mobilya ihracatı yapma-yı hedefliyorlar.

“EL HALISI SATABİLİRİZ”

Mobilyanın yanı sıra birçok ev ürü-nünde Çin’de Türk ihracatçılar için potansiyel var. İstanbul Halı İhracatçıları Birliği Başkanı Uğur Uysal, özellikle el halısında Çin’e ciddi bir satış potansiyeli olduğunu belirterek sözlerine başlıyor.

Çin’de el halısı üretimi olduğunu ama ithal ürünlere bir hayranlık bulunduğunu söyleyen Uysal, “Türkiye’den giden ürünler, batı bölgelerindeki daha fakir şehirlere gidiyor. Oysa Çin’in doğusunda Pekin, Şanghay gibi zengin şehirlerde pahalı ithal ürünlere yönelik talep var” diyor. El halısında ABD’nin stratejisini izlemek gerektiğini belirten Uysal şu değerlendirmeyi yapıyor:

“ABD çok el halısı satıyor. Pakistan’da, Afganistan’da ürettirdiği ürünleri ‘Amerika’ etiketiyle satıyorlar. Türkiye’de el halısı ithalatına engel var, biz Pakistan’dan ithalat yapamıyoruz. Olmayan bir yerli imalatımızı canlandırmaya çalışıyoruz. Oysa bu konuda transit ticaret yapabilsek çok kârlı çıkarız. Fakir ülkelerde üretilen ürüne, yıkama, boyama, traşlama, çekim gibi işlemleri Türkiye’de yapabiliriz. Bu alanlarda istihdam da oluşturabiliriz. Bu transit ticareti yapabildiğimiz takdirde, Çin’e yılda 100-150 milyon adet el halısı satabiliriz.”

“İHRACATIMIZI DESTEKLER”

Türkiye Çin’e yılın ilk 10 ayında yaklaşık 170 milyon dolar tekstil ve hazır giyim ürünü ihraç etti. Özellikle tekstil ürünleri ihracatı Ocak-Ekim döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 17.61 artarak 114 milyon 692 bin dolara yükseldi. Aynı dönemde hazır giyim ihracatı ise yüzde 8.13 artarak 54 milyon 248 bin dolar oldu.

Çin’de mağazası olan ender Türk markalarından birisi erkek giyim üreticisi Kiğılı. Halen firmanın Guangzhou’da iki mağazası bulunuyor. Kiğılı Giyim CEO’su Hilal Suerdem, Çin’deki mağazalarında satışların iyi gittiğini belirtiyor. Vergi indiriminin Türk perakendecilerine katkı sağlayacağını belirten Suerdem, “Orada mağaza açtığınızda yarısını Çin’de imal ediyor, yarısını buradan gönderiyorsunuz. Bu bizim ihracatımızı destekleyecek bir karar. Çin, ihmal etmememiz gereken büyük bir pazar” diye konuşuyor.

VİZE ALMAK ZOR

Çin gıda ürünlerinde de gümrük duvarlarını aşağıya çekti. Hangi kalemdeki ürünlerin gümrüklerinin düşürüldüğü tam olarak bilinmiyor ama un, bakliyat gibi temel ihtiyaç maddeleri olduğu tahmin ediliyor. İstanbul Hububat, Bakliyat ve Yağlı Tohumlar ihracatçıları Birliği Başkanı Zekeriya Mete, Türkiye’nin temsil ettiği alanda Çin’e ihracatının yılın ilk 10 ayında yüzde 25.68 artarak 52 milyon 317 bin dolar olduğunu söylüyor. Çin’in iç pazarım açma girişimlerinin çok olumlu olduğunu belirten Mete, ihracatçıların Çin’deki sıkıntısını şöyle açıklıyor:

“Çin çok büyük bir pazar. Oraya daha çok temel ihtiyaç maddesi ve çikolata-şekerleme ürünleri satabiliriz. Ancak Çin’de çıkarılan vize sorunları ihracatçılarımıza sıkıntı veriyor, ihracatçılarımız vize alamıyor. Almak için de özel bir davet almanız gerekiyor. Bir fuara gittiğinizde fuarın bittiği günün akşamı dönmeniz gerekiyor. Çin bu uygulamasıyla ticaret yapılacak zemini yok ediyor. Sizi zorlayan bir ülkeyle ticaret yapmaktan zevk almazsınız. Oysa Çin ile oturmuş ticari ilişkilerimiz var. Türk mallarını biliyorlar, tanıyorlar. Türkiye’ye de ticari heyetler getirmiştik. Ancak şunu da söyleyeyim ki, çikolata-şekerlemede işimiz kolay değil. Kodeks ve ambalaj şartları zor. Ürünü orada register (kayıt) ettirmeniz gerekiyor. Bunları aştığınız takdirde önünüz açılır.”

“ÇOK ŞANSIMIZ YOK”

Çin ilaç ve sağlık ürünlerinde de gümrük vergilerini 10 puana yakın düşürdü ama bu alanda Türk ihracatçıları çok da ümitli değiller. TOBB Medikal Sektör Meclisi Başkan Yardımcısı ve Incekara Medikal Yönetim Kurulu Başkanı Özgün Incekara, “Çin’e bizim medikal ürünlerde şansımız olacağım sanmıyorum. Zaten Türkiye medikaide en çok ithalatım Çin’den yapıyor. Bizim kalitemiz Çin ürünlerinin çok üstünde ama Çin ürünleriyle fiyatta rekabet edip, onların iç pazarına girebileceğimize ihtimal vermiyorum” diye konuşuyor.

Ahmet GÜLEÇ / İstanbul Mobilya, Kağıt ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliği Başkanı
“2018’de 100 milyon dolarlık ihracat yaparız”

Birlik olarak son beş yıldır Çin’deki mobilya fuarlarına katılıyoruz. Daha önce Çin’e dünyadaki mobilya üretim ve ihracat merkezi” olarak gidiyorduk. Ancak son iki yılda şunu fark ettik ki Çin bizim için büyük bir pazar. Tüketim artıyor ve Avrupa H markalarına ilgi var. Mobilyacılarımız, 2018’de özellikle mart ayındaki Guangzhou ve eylül ayındaki Şanghay fuarlarına hazırlanmalarını istiyoruz. Biz daha önceki katılımlarda Türk mobilyasının marka değerini Çin’e gösterdik. 2023 ihracat hedeflerimiz içinde

Çin’e 1 milyar dolarlık mobilya satışı yapmak var. Bunu yapabiliriz. Çin’deki 100 milyon zengine mobilyamızı satabiliriz. Orada bir marka değerimiz oluştu. Bu zengin kesim zaten İthal ve markalı ürünleri kullanıyor. Şimdilerde Çin’de partnerler buluyoruz. Çin’e mobilya ihracatında navlun çok ı yüksek değil, değeri normal. Özellikle dönüş yolunda daha ucuz oluyor. İkincisi, Çin Hükümeti 2018’i Türkiye Yılı’ ilan etti. Bu yılı Çin’e 30 milyon dolar mobilya ihracatıyla kapatırız. Gelecek sene ise 100-150 milyon dolar arası bir ihracat yapabileceğimizi tahmin ediyorum.

Hüseyin ÇETİN / İstanbul Deri ve Deri Mamulleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı

“Deri ayakkabı satacağız”

Çin’de özellikle ayakkabı sektöründe ciddi bir açılma yaşayabiliriz. Biz verginin yüzde 30’lar civarında olduğu dönemlerde ayakkabı satmaya başladık. Vergiler kademeli olarak düştü. Yüzde 10’lar seviyesine gelmesi çok iyi bir gelişme. Türkiye ayakkabı üretiminde dünya P™ S* slra|amasında İspanya ve Portekiz’in de önünde altıncı büyük üretici. Yıllık 500 milyon üretim kapasitemiz var, 360 milyon çift üretim gerçekleştiriyoruz. Çin’in 1.5 milyarlık nüfusunun yüzde 20’sinin üst segment ayakkabı alabileceğini düşünüyoruz. 300 milyon insana ayakkabı satma şansımızın artmasını onemsıyoruz.

Bu yılın ilk 10 ayında geçen yılın aynı dönemine gore Çin’e ihracatımız yüzde 221 artarak 572 bin dolar oldu. Burada çok büyük rakamlara ulaşabiliriz Çın e suni deri satamıyoruz çünkü büyük üretici, rekabe*: şansımız yok. Rakamlardaki artış da den eyakkabıdan kaynaklanıyor. Katma değerli, moda ve trend ürünleri Çin’e satabiliriz. Çinli perakendeciler bizden aldığı ürünün fiyatını dört ile çarpıp tükBtsaye yansıtıyor.^ Vergilerin düşmesi Çin’e ithalatı artırır. Biz de jujj’ payımızı alırız.

RAHİME BAŞ UÇAR





Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir