İnternet Girişimciliği Pazaryeri Kurmak

Alıcıyı ve satıcıyı bir araya getiren çevrimiçi platformlar için ‘pazaryeri’ (İngilizcesi ‘marketplace’) tanımlaması yapılmaktadır. Ürün odaklı pazaryeri kategorisinin öncülerinden olan ve 1995 yılında ABD’de kurulan eBay, bugün dünyanın birçok yerinde hem global markasıyla hem de ..yerel markalarıyla faaliyet .göstermektedir (eBay’ın ülkemizdeki markası Gittigidiyor’dur). Hizmet odaklı pazaryeri kategorisi ise son 10 yıl içerisinde dünya genelinde hareketlenmeye başlamıştır. Ülkemizde bu alandaki öncü girişimin 2011 yılında kurulan Armut.com olduğunu söyleyebiliriz.

90’larda kurulan ilk pazaryerleri ürün pazaryeri / hizmet pazaryeri olarak sınıflanırken, yakın zamanda kurulan pazaryerleri sektör bazında sınıflanmaktadır. Örneğin, Garajsepeti otomotiv sektörüne, Düğün.com düğün sektörüne odaklanan bir pazaryeridir. Sınıflama konusunu daha ileriye taşımak gerekirse, bir sektörün alt kollarına odaklanan pazaryerlerinden de söz etmek mümkündür.

Girişimcilerin pazaryeri kurmak için derinlemesine odaklandıkları sektörlerden biri son dönemde online eğitim sektörü olmuştur. Sektör, yükselen grafikleriyle girişimcilerin ve yatırımcıların dikkatini çekmektedir.

Yapılan araştırmalar, online eğitim sektörünün 2025 yılında dünya genelinde 325 milyar dolarlık bir pazar haline geleceğini ortaya koymaktadır. Sektörde milyar dolarlık değere ulaşmış Lynda gibi şirketler bulunmaktadır (Lynda 2015 yılında Linkedln tarafından satın alınmıştır).

pazaryeri kurmak

Yazımızı detaylandırmadan önce bilgi edinmek ile eğitim almak arasındaki farkı iyi anlamalıyız. Zira bu yazıdaki odağımız bilgi edinmemizi sağlayan internet girişimleri değil, eğitim almamızı sağlayan internet girişimleridir. Aralarındaki farkı şu şekilde açıklayabiliriz: Bilgi edinme platformu olarak konumlanan Wikipedia gibi açık kütüphaneler bilgiye anlık erişim ihtiyacımızı karşılamaktadır. Bu platformlarda interaktivite düşük seviyededir. Diğer yandan, Coursera gibi platformlarda ise belirli bir müfredat ve sistem dahilinde eğitim alma imkanı bulunmaktadır.

Online eğitim sektörünün alt kollarına odaklanan pazaryerlerinden bazılarını inceleyelim:

1- Hazır eğitim içeriği pazaryerleri:

Önceden kaydedilmiş (canlı olmayan) videoların ve yazılı içeriklerin satışa sunulduğu bir çok pazaryeri bulunmaktadır. Bunlar arasında son yıllarda en popüler olan girişim, 2010 yılında Türk girişimcilerin ABD’de hayata geçirdikleri Udemy’dir. Dünyanın her yerinden dileyen herkes kendi uzmanlık alanıyla ilgili içerik hazırlayıp Udemy üzerinden satışa sunabilir. Udemy’de herhangi bir dil veya konu kısıtlaması bulunmamaktadır.

2- Canlı İngilizce pratiği pazaryerleri:

Sınıf ortamında İngilizce dil bilgisi eğitimi alan kişilerin pratik ihtiyaçlarını gidermeyi hedefleyen birçok pazaryeri kurulmuştur. Anadili İngilizce olan kişilerle İngilizce öğrenmeye çalışan kişileri kameralı sohbet ortamında buluşturan platformlar arasında Türk girişimcilerin kurduğu English Ninjas ve Cambly gibi girişimler yer almaktadır.

3- Soru çözme pazaryerleri:

Kişilerin ev ödevlerinde veya deneme sınavlarında yer alan sorulara anlatımlı çözümler almak için kullandığı platformlar bulunmaktadır. Bu platformlar genellikle matematik konusuna odaklanmaktadır. Ülkemizde bu alana odaklanan öncü platformun Kunduz uygulaması olduğunu söyleyebiliriz.

4- Online özel ders pazarverleri:

Müfredatta yer alan neredeyse tüm konularda özel ders almanızı sağlayan, öğrenci ile özel ders öğretmenini buluşturan platformlar bulunmaktadır. Ülkemizde bu alana odaklanan öncü platformlar arasında İnekle ve Edumi yer almaktadır.

5- Okul pazaryerleri:

Kreş seviyesinden başlayıp yüksek lisans seviyesine gelene kadar eğitim kurumlan arasında tercih yapmayı kolaylaştıran pazaryerleri bulunmaktadır. Düğün.com’un kurucuları tarafından hayata geçirilen Okul.com.tr girişiminin alanda öncü girişimlerden olduğunu söyleyebiliriz.

Örneklerin ardından sektördeki fırsatlara ve tehditlere değinelim. Şu anda yerli pazaryerleri kişiden kişiye eğitim konusuna odaklanmış durumdadır. Durum böyle olunca eğitimi veren kişinin eğitimi alan kişiye sertifika düzenleme imkanı bulunmamaktadır. Uzaktan eğitim karşılığında sertifika düzenleyebilen resmi / akredite eğitim kurumlarıyla bu eğitimi alan kişileri bir araya getirecek bir ‘B2C uzaktan eğitim pazaryeri’ kurulması fikrinin rantabl olup olmadığını araştırmak faydalı olabilir.

Sektörde tehdit olarak gördüğüm unsurların başında ise regülasyon riski gelmektedir. Ülkemizde birçok yeniliğin üzerinde zaman içerisinde regülasyon baskısının oluştuğu unutulmamalıdır. Teknolojik yeniliklere hızlı adapte olmakta başarılıyız. Maalesef bu yeniliklere kısa sürede bariyerler çekmekte de başarılıyız. Fen-edebiyat fakültesinden veya eğitim fakültesinden derecesi olmayan kişilerin internet ortamında kolaylıkla eğitim veriyor olması eğitimde liberalleşme çerçevesinden bakıldığında göz ardı edilebilecek bir konu olsa da, eğitim politikalarına şekil veren bürokratlar tarafından nasıl karşılanıyor olabilir? Cevabını siz değerli okurlarıma bırakıyorum…

Cem Ener





Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir