Kapıya Teslim Kişiye Özel Menü Pazarına Girişimciler Yatırım Yapıyor

İçinde ananas, avokado, çiya tohumu gibi egzotik ürünler var. Kişiye özel menüler sağlıklı beslenmek kadar zayıflamak isteyenlerin de ilgisini çekiyor. Sağlıklı beslenme trendi kapıya teslim menü pazarını hızla büyütüyor…

NE kadar yediğimiz değil, ne yediğimiz önemli. Vücudumuzun ihtiyacı olan besinleri karşılayabilmenin yolu da doğru beslenmeden geçiyor. Ancak çalışma hayatı içindeyken doğru beslenmek oldukça zor. Trafik, toplantı, mesai derken yemek yemek sadece “karın doyurma” eylemi haline geliyor. Fakat Rafinera, Habit, Meal Box, MFB gibi firmalar hazırladıkları özel menülerle yoğun iş temposunda bile doğru ve sağlıklı beslenme imkanı sunuyor.

Kapıya teslim edilen menüler son dönemde oldukça popüler. Çünkü zayıflamak isteyen de bu menüleri alıyor, sağlıklı beslenmek isteyen de. Bu konsept yeni değil ancak burada yeni olan menülerin değişen içeriği.

Avokado, ananas, tam tahıllı ekmek, çiya tohumu gibi ürünler menülerin başat aktörleri haline geldi. Özetle, menülere egzotik bir dokunuş oldu.

kisiye ozel menu

YEDİKLERİMİZ NE KADAR SAĞLIKLI?

Kapıya teslim menülere olan ilgi, farklı şirketlerin bu işe soyunmasına yol açtı. Artan ilginin sebebini sorduğumuz Rafinera Yönetici Ortağı ve CEO’su Didem Altınbaşak Tulgan, sağlıklı yaşam ve kendine bakma trendinin Türkiye’de de yükseldiğini belirterek açıklıyor durumu. “Buna bağlı olarak artık sokakta spor yapan daha çok insan gördüğümüz gibi, dışarıdan yemek söyleyen kişilerde de sağlıklı seçeneklere yönelme oranı artmaya başladı” diye konuşan Tulgan, “Kim daha iyi görünmek, daha sağlıklı olmak, fazlalıklarından kurtulmak istemez ki?” diye soruyor.

Ayda ortalama 22 bin öğün servis eden Rafinera 10 yıl önce sektöre girdi. Tulgan ilk başladıklarında şu anki rakamları hayal bile edemediklerini belirtiyor. Yurtdışmda sağlıklı beslenme sektörünün yükselişte olduğunu ifade eden Tulgan, bunun Türkiye’deki sektöre olumlu yansıyacağını ve sektörün büyüyeceğini ifade ediyor.

Meal Box CEO’su Murat Demirhan da iş yaşamının yoğun temposunun kapıya teslim menülere olan talebi artırdığını ifade ediyor. Küçük büyük fark etmeksizin hemen her ka-fenin ya da restoranın evlere servis yaptığından bahseden Demirhan, tüketicilerin de bilinçlenerek değiştiğini söylüyor. Tüketicilerin artık yediklerinin ne kadar sağlıklı olduğunu sorguladığım kaydeden Demirhan, menülerdeki değişimin de bu şekilde başladığına vurgu yapıyor.

DİYET MENÜLER ÖNE ÇIKIYOR

Hareketsiz bir yaşamın en büyük sebebi masa başı çalışmak. îş, ev ve trafik arasında geçen sürede çok az hareket ediyoruz. Dolayısıyla hareketsizlik zaman içinde bize kilo olarak geri dönüyor. Demirhan da bu konuyu vurgulayarak, “Genetik yatkınlıklarımız, sağlık trendleri ve hazır yemeğe olan doygunluğumuz bizi az yağlı tüketime yöneltiyor. Zamanımız da az olduğu için sağlıklı ve diyet menüler karşımıza çıkıyor” diyor.

Habit Kurucusu ve Beslenme Uzmanı İlker Çağlayan da, diyet konusunda insanların disipline olamamasının da bu durumda etkili olduğunu ifade ediyor. MFB Kurucusu Joys İsrael ise değişen tüketici taleplerinin menü içeriklerini de değişime sevk ettiğini ifade ediyor.

GLUTENSİZ MENÜ

Sektörde yaşanan büyümeyi Meal Box rakamlarından da okumak mümkün. Ayda 70 bin öğün teslimatı yapan firma bu yılı 615 bin öğün ile kapatmayı hedefliyor. Bu sayı geçtiğimiz yıl 380 bin idi. 2016 yılma kadar düzenli büyüyen MFB ise, şimdiye kadar 21 bin kişiye yemek hizmeti ulaştırdı.

Fakat bu alanda faaliyet gösteren her firmanın büyüme hedefi yok. Örneğin, Habit butik kalmak istiyor. Günde ortalama 100-150 kişiye yemek servisi yapan Habit her sene üye sayısını yüzde 30 artırıyor. Kurucu İlker Çağlayan, yemek konusunda çok büyümeyip butik kalmayı planladıklarından bahsediyor.

Müşterilerinin yaklaşık yarısının kilo verme amaçlı diğer yarısının da insülin direnci, hipoglisemi, candida, bağırsak sağlığı, enerji seviyelerinde artış gibi konularda yardım almak için bu hizmeti tercih ettiğini anlatıyor. Ayrıca Çağlayan menülerinin glütensiz olduğunu bu şekilde beslenmek isteyenlerin de bu sebeple kendilerini tercih ettiğini kaydediyor.

GÜN İÇİNDE KOLAYLIK

Her bir menüsü belli bir kaloride olan Rafinera diyet yapmak isteyenler tarafından sıkça kapısı çalman bir adres. Zaten Tulgan da üye profillerinde daha çok çalışan kadınların yer aldığını ifade ediyor. Tulgan, “Belli bir beslenme, kilo verme hedefi olan ancak yoğun temposundan dolayı kendi beslenmesini organize edemeyen kişiler için ciddi bir kolaylık sağlıyoruz” diye konuşuyor.

Meal Box ise diyet yapanlara da hitap etmek amacıyla bu yılın mart ayında î.^jal Box Fit markasını çıkardı. Kalorisi hesaplanmış menülerin olduğu bu markada da ciddi şekilde büyüdükleri bilgisini veriyor Demirhan. Israel de MFB’de kişiye özel menü ürettikleri bilgisini veriyor. Özel beslenmek durumunda olanlara özel menüler hazırladıklarını belirten İsrael, “Herkese tek tip beslenme dayatmak yerine üyelerimizin ihtiyaç ve tercihlerini birlikte göz önünde bulundurarak menüler hazırlıyoruz” diye konuşuyor.

KALORİ HESABI YAPILIYOR

Rakamlar ve artan tüketici talebi sektörün önümüzdeki dönemde de büyüyeceğinin işaretlerini veriyor. İsrael sektörün bu konudaki potansiyeline dikkat çekerken sektördeki sorunlara da işaret ediyor. “Büyüme vaat eden her sektörde olduğu gibi sadece kar amacıyla, bilinçsizce ve yetersiz uzman kadro ve yetersiz bilgi birikimiyle kurulan firma sayısı hızla artıyor” diye konuşan israel, gıda üretiminin sağlıkla doğrudan ilişkili olduğunu hatırlatıp bir de uyarıda bulunuyor: “Tüketicilerden beklentimiz, her gün evlerine yemek gönderen bu firmaları seçerken iyi araştırmaları, hangi şartlarda ve hangi uzmanların kontrolü altında üretim yaptıklarını öğrenmeleri.”

Demirhan da sağlık trendinin çok yüksek bir ivmeye kavuşacağını belirtiyor, “insanlar artık yediklerinin kaç kalori olması gerektiğini bilmek isteyecek. Kendisine en uygun kaloriyi öğrenip, tercihlerini bu yönde yapacak” diye konuşan Demirhan, burada da devreye fitoterapi uzmanlarının girdiğini söylüyor. “Bu şekilde artık yemekler hazırlanırken merdiven altı hazırlanma koşulları ortadan kalkacak” diyen Demirhan, insan odaklı üretime geri dönüleceğini kaydediyor. Demirhan ayrıca bu yeni nesil yemek üretimine uyum sağlayabilen şirketlerin ayakta kalacağını sözlerine ekliyor.

MERAL CANDAN





Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir