E-spor pazarı ilginç girişim hikayelerine sahne oluyor

BİR ZULA HİKAYESİ

BU sıralar herkesin dilinde bu şirket var. Gerçekten de büyük bir başarı hikayesi yazıyorlar. E-spor oyun şirketi Zula’dan bahsediyoruz. Kısa sürede dünya çapında tanınmaya başladı. 11 farklı ülkede 30 milyon kullanıcısı olan Zula, 4 kurucu ortak; Burak Gözalan, Tuncay Büyükoğlu, özgür Soner ve Genco Alp tarafından kurulmuş.

InGame Group’a ait olan Zula’nın hedefleri de çok büyük. Kısa sürede 100 milyon oyuncuya ulaşmak gibi bir hedefleri var. Zula’ın sahibi InGame Group’un Kurucu Ortağı ve CEO’su Genco Alp, “Hayallerimizin peşine takıldık ve hayalimizi gerçekleştirdik” diyor. Alp, Türk e-spor sektörüne yabancı yatırımların arttığı bu dönemde Zula’nın da bu tür ortaklıklara açık olduğunu belirtiyor. Bu güne kadar Türk oyun şirketlerine yapılan yatırım miktarı toplamda 2.4 milyar doları bulmuş durumda. Genco Alp ile hem Zula’nın hikayesini hem de oyun ve e-spor sektörünün geleceğini konuştuk…

Genco Alp kimdir? Önce sizi tanıyalım. Nerede doğdunuz, ilk, orta, lise ve üniversite eğitiminizi nerelerde yaptınız?

1973 yılında İstanbul’da doğdum. İstanbul Erkek Lisesi ve Marmara Üniversitesi Almanca İşletme Bölümlerinden mezun oldum. Ardından Berkeley Üniversitesi San Francisco’da Lifestyle & Sports Marketing okudum. 1998 yılında Philips’te ürün müdürü olarak çalışma hayatına başladım. Burada 2005 yılma kadar çalışmaya devam ettim. Sonrasında kendi etkinlik ajansımı kurdum ve Burak Gözalan ile birlikte Dijital Reklam Ajansı Pure ile ortak çalışmalar gerçekleştirdik.

Oyun sektörüne giriş nasıl oldu? Oyun oynar mıydınız gençliğinizde? Favori oyununuz neydi?

Oyun sektörüne 2012 yılında mevcut ortaklarımız özgür Soner ve Tuncay Büyükoğ-lu ile tanışarak adım attım. 4 kurucu ortak olarak InGame Group’un temellerini attık. Tabii ki ben de her genç gibi zamanınım büyük bir bölümünü oyun dünyası ile geçirdim. Özellikle futbol, menajerlik oyunları en fazla ilgimi çeken oyunlardı.

zula oyunu

Zula’nın kurucu ekibinin içindesiniz. Zula fikri nasıl ortaya çıktı? Nasıl kuruldu?

Bir hayalin peşine takıldık. 4 kurucu ortak 2 yazılımcıyla birlikte Türkiye’nin ilk MMOFPS türü oyununu çıkarmak üzere yola çıktık. Türk dizi ve film sektörünün dünyadaki başarıları, bizim bu coğrafyada içerik üretme konusundaki ciddi başarımız gibi gelişmeler biz de niye dünyada başarı kazanan bir Türk bilgisayar oyununa sahip değiliz sorusunu doğurdu ve bunu yapabileceğimize inanarak yola çıktık. Zula, uzun bir geliştirme sürecinin ardından hayata geçti ve başarıya da ulaştı. Zula’nın geliştiricisi InGame Group’un bugünkü ortaklarından özgür Soner ve Tuncay Büyükoğlu, daha önce Türk Telekom’a bağlı Sobe oyun stüdyosunda birlikte çalışmaları vesilesiyle tanışıyorlar. Onlar 2012 yılında gruptan ayrılınca Burak Gözalan ve ben dahil dört kişi Madbyte oyun stüdyosunu kurduk ve Zula’nın geliştirilme süreci başladı. Ekibimizi daha önce birlikte çalıştığımız arkadaşlarımızla da genişlettik. Ardından 2013’te kurulan Elite Game Stu-dio ile 3D sosyal bilardo oyunu olan Pool Elite oyununun geliştirilmesine başladık. Geliştirdiğimiz oyunların yayıncılık faaliyetlerini yönetmek için ise Lokum Games’in kuruluşunu gerçekleştirdik.

Ne kadarlık bir yatırım yaptınız? Zula ne zaman oynanmaya başladı?

3 yılda 4 milyon dolarlık yatırımla, bugün Türkiye’nin en sevilen çok oyunculu çevrimiçi oyunu (MMOFPS) olan Zula’nın Türkiye’de yayıncılığına 2016 yılında başladık. 2018 yılında Berlin’de Zula’nın mobil versiyonunu geliştirmek için Boombyte şirketini kurduk. Tüm bu şirketlerin iletişimini organize yürütmek için ise InGame Group çatısı altında topladık.

Bugün Zula oyunu ve InGame Group ile, Türkiye’den dünyaya açılan bir oyun ve oyuncu şirketi olma hedefimizi gerçekleştirmiş olmaktan gurur duyuyoruz. Sadece Türkiye’de değil, dünyanın çeşitli ülkelerinde de oynanan Zula ile bu hayalimizi gerçeğe dönüştürmüş olmanın gururunu yaşıyoruz.

Zula’nın isim babası kimdir?

Bu aslında, her zaman böyle bir oyun geliştirme hayalinde olan kurucu yaratıcı ekibimizin gizli projesiydi. Bu nedenle kod adı olarak projeye ilk başladığımızda, “Zula” ismini kullanıyorduk. Proje test aşamasını tamamladıktan sonra da artık bu ismi çok benimsemiştik. Söylenme kolaylığı ve bütün dillerde neredeyse benzer şekillerde okunduğu için oyunumuzun adının Zula olarak kalmasına karar verdik.

Zula bugün dünya genelinde oynanan bir oyun. Şu anda kaç ülkede ve kaç milyon kişi tarafından oynanıyor? Hedefler nedir?

Zula’nın global bir oyun haline gelme süreci 2016 yılından bu yana devam ediyor. 100’den fazla ülkede 11 farklı dil seçeneğiyle oynanıyor. Türkiye’de ve dünyada 30 milyon oyuncusu bulunan Zula ile InGame Group olarak 3 yıl içerisinde 100 milyon oyuncuya ulaşmayı hedefliyoruz.

Biraz Zula’nın özelliğinden bahseder misiniz? Nasıl bir oyun?

Zula’nın önemli özelliklerinden biri Türk kültüründen öğeler barındırması. Biz her zaman hem kendi oyuncularımıza, hem de yurt dışındaki Zula oyuncularına Türk kültürünü en iyi şekilde tanıtmayı hedefliyoruz ve bu konuda çalışıyoruz. Zula’nın oyun içindeki haritalarının bir kısmı Kız Kulesi, Nemrut Dağı, Safranbolu evleri, son haritamız Mardin gibi hem iç turizmde, hem de dış turizmde Türkiye’nin çok önemli noktaları. Biz Zula ile gerçek hayatta bu noktaları ziyaret edenlerden çok daha fazla insanı o noktalara götürüyoruz. Brezilya’da, Arjantin’de Zula oynayan bir genç, Trabzon Uzungöl’de günde birkaç saatini geçiriyor. Dolayısıyla Türkiye’nin dünyada bilinirliğine büyük katkı sağlıyoruz. Bir yandan da Türkiye’de yaşadığımız özel günler, dini ve resmi bayramlarımız oyun içinde de hayat buluyor. Örneğin 18 Mart’ta Çanakkale Zaferi’nin yıl dönümünde çok ciddi bir içerik koyduk oyuna. Biz bir Türk oyun firması olmamız nedeniyle ülkemize gerek oyun severler, gerek e-spor ekosistemi anlamında çok fazla sorumluluk hissediyoruz. E-spor ekosisteminin en fazla yatırım yapan firmasıyız.

Grubun çıkardığı ya da çıkaracağı yeni oyunlar var mı?

Geçtiğimiz yıl ülke içinde oyun severlerle buluşturmaya başladığımız yeni oyunumuz Zula Mobile, kısa sürede 7 milyondan fazla indirildi. Büyük beklentimiz olan Zula Mobile için globalde lansmanı bu yıl içerisinde gerçekleştireceğiz. Böylece umuyoruz ki, uluslararası başarı sağlayan yeni bir oyunu daha oyun severler ile buluşturmuş olacağız. Ve aynı zamanda 2021, yeni başka oyun projelerine başlayacağımız bir yıl da olacak.

Türk oyun sektörüne son dönemlerde büyük satın almalar geliyor. Paek 1.8 milyar dolar, Rollic Games 168 milyon dolar gibi yüksek bedellerle satıldı. Size teklif var mı? Yabancı yatırımcı talip olur ise bu konuda stratejiniz nedir?

Biz InGame Group olarak uzun süre kendi gelirimizle büyüdük. Aynı zamanda uzun süredir de InGame ile ilgilenen hem stratejik yani birebir aynı sektörden alıcılar, hem de yatırım fonları oluyor. Tümünü değerlendiriyoruz. Mutlaka bir sonuca da ulaşması gerekmiyor. Bize değer katacak bir ortaklık opsiyonu olursa bir birlikteliğe açığız. Dünya çapında 3 yılda 100 milyon oyuncuya ulaşma vizyonumuza öncelikle mental ve çap olarak destek olabilecek her türlü işbirliğine açığız.

Oyun sektörünün gelişimiyle birlikte e-spor Türkiye’de de kabul gördü ve hızla büyüyor. E-spor merkezleri açılmaya başladı. Bu noktada Nonstop Zula E-Spor Merkezi’ni açmıştınız. Bu merkeze oyun severlerin ilgisi nasıl?

InGame Group, Türkiye’de e-spora en fazla yatırım yapan kurumların başında geliyor. Gerek Zula profesyonel ve amatör e-spor ligleri, gerek Nonstop Zula E-spor Merkezi önemli yatırım yaptığımız alanlar. Nonstop Zula, Avrupa’nın en büyük e-spor merkezi. Tabii ki şu anda pandemi dolayısıyla faaliyette değil. Ama orada da geçtiğimiz dönemde 5-6 bin kişiyi ağırladığımız Zula Süper Lig finalleri gerçekleştirdik. Sabahtan binlerce kişinin sıraya girdiği ciddi organizasyonlar yaptık. Önümüzdeki dönemde e-spor, bizim en önem verdiğimiz konulardan bir tanesi olmaya devam edecek. Yatırımlarımızı ve yenilikleri de sürdüreceğiz.

E-spor merkezinde ne tür aktiviteler yapılabiliyor?

Nonstop Zula E-spor Merkezi’nde Zula severler hem gelip oyun oynuyor hem de Zula Süper Lig Finalleri, Zula Kadınlar Günü 8 Mart Turnuvası, 30 Ağustos Zafer Bayramı, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı Turnuvaları, e-spor konulu konferanslar gibi pek çok farklı etkinliğe katılıyor. Turnuvalar çeşitli yan etkinliklerle bir festival havasında geçerken, alınan güvenlik tedbirleri ve personel kadrosu ile çocukların, gençlerin aileleriyle ya da arkadaşlarıyla gelebilecekleri ve e-spor heyecanını yaşayacakları nezih bir ortam sunuyor.

E-Spor merkezinin kullanım şartları nedir? Saat ücreti mi var? Gelen oyun severlere maliyeti nedir? Stadyuma girer gibi bilet mi almaları gerekiyor?

Nonstop Zula E-spor Merkezi pandemi öncesi hafta sonları ücretsiz olarak açıktı. Zula Süper Lig büyük final maçlarının düzenlendiği zamanlarda ise e-spor severlerden yoğun ilgi gördüğü için girişte, olası bir izdihamı önlemek adına sembolik bir ücret alınıyordu.

inGame Group’un ayrı bir oyuncu takımı var mı?

InGame Group, ülkemizin 2 resmi e-spor liginden biri ve tek yerli e-spor ligi olan Zula Süper Lig’in sahibi. Zula Süper Lig’de profesyonel e-spor takımları şampiyonluk için yarışıyor. 7. sezona başlayacak olan Zula Süper Lig’de bu yıl Galatasaray E-spor, Fastpay Wildcats, Bornova Anadolu Lisesi, Çamlıca E-spor, İstanbul E-spor, Ankara Büyükşehir Belediyesi ASKI E-spor, Gamers of Future, Sangal E-sports, Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Kağıtspor ve Digital Athletics olmak üzere 10 takım yer alıyor.

E-spor takımına girecek oyuncularda bir yaş sınırı var mı?

Genelde bir e-sporcunun kariyeri, 13-23 yaş aralığı boyunca devam ediyor. Bu yaştan sonra el-göz-beyin koordinasyonunda yavaşlama olduğu için performans düşüyor. Ancak bundan sonra da e-sporda kariyerini sürdürmek isteyenler, menajer, e-spor yöneticisi, e-spor yayıncısı gibi farklı pozisyonlarda kendilerine iş imkanı bulabiliyor.

Bir takıma giren oyuncu ortalama ne kazanır? Futbol ya da diğer branşlardaki gibi transferler oluyor mu?

Profesyonel bir e-sporcu, oynadığı oyun ve seviyesi ile ilgili değişmek üzere ayda 3 bin-20 bin lira arasında gelir elde ediyor. Başarılı e-sporcular farklı takımlardan çağrı alabiliyor ve tıpkı futbolda olduğu gibi transfer ücretleri söz konusu olabiliyor. Ayrıca e-spor takımlarının katıldıkları para ödüllü turnuvalarda başarı oranına göre ödül kazanılıyor. Günümüzde yeni sayılabilecek bir alan olduğu için gayet tatmin edici maaşlar ile hayatlarını idame ettirebiliyorlar. Ayrıca oyuncularımızın önemli bir kısmı zaten eğitim hayatlarını e-sporla eş zamanlı devam ettirdikleri için e-spor kariyerleri bittikten sonra da eğitimini aldıkları mesleklerini yapıyorlar.

“Türkiye MENA Bölgesi’nin lideri”

Total “gaming” pazarının büyüklüğü 160 milyar dolar, e-sporun büyüklüğü ise 1 milyar dolar seviyesinde. Şunu da belirtmekte fayda var; e-spor dünya gaming pazarının yüzde l’i büyüklüğünde, ama etkisi çok daha büyük. Türkiye ise, 854 milyon dolar gelir ile MENA Bölgesi’nin lideri konumunda.

4.5 milyonluk e-spor takipçi kitlesiyle uluslararası alanda iddialı ülkelerden bir tanesi. Genele bakacak olursak dünyada pazar büyüklüğü baz alındığında 18. sırada yer alıyor ve ülkemizdeki genç nüfusun büyüklüğünü dikkate alırsak bu pazarın gelecek yıllarda çok daha büyüyeceğini şimdiden öngörmek mümkün. Türkiye’de e-spordan haberdar olan kişi sayısı 32 milyonu, e-spor taraftarlarının sayısı ise 4.5 milyonu aşmış durumda. Türk oyuncu kitlesinin yüzde 56’sı erkek; yüzde 44’ü kadınlardan oluşuyor. Ülkemizde 15 binin üzerinde amatör e-spor takımı bulunurken bu takımlarda oyun oynayanların sayısı 60 bini aşmış durumda.

“Sektörün yıldızı daha da parlayacak”

Türkiye oyun ekosistemi son 2 yıl içerisinde gerçekleşen satışlar ile ciddi bir ivme yakaladı. Son 5 yıl içinde global şirketlerden Türk oyun sektörüne 2.4 milyar dolarlık yatırım gerçekleştirildi. Ayrıca dünya 2020 yılında zorlu bir süreçten geçerken, pandemide insanların evde kalma sürelerinin artmasıyla birlikte oyun sektörü zorlu koşullara rağmen büyümeye devam eden sektörler arasında yerini aldı. Türkiye, genç nüfusu ile oyun sektörü açısından önemli fırsatlar barındırıyor. Yeni mezun, parlak beyinlerimizin bu sektöre gözlerini çevirmesi ve yatırımcıların oyun sektörünü global satışlardan sonra daha iyi tanıması, sektörün daha hızlı gelişmesine yol açacaktır. Ben Türk oyun sektörüne yönelik yabancı yatırımların devam edeceğini düşünüyorum. Önümüzdeki dönemde sektörün yıldızı daha da parlayacak. Başka sürpriz satışlar duyabiliriz.

Çukur Zula’da projesi

Türkiye’de ve dünyada milyonlarca oyuncusu bulunan Türkiye’nin en sevilen MMOFPS türü oyunu Zula ve fenomen dizi Çukur, InGame Group, Ay Yapım ve Show TV iş birliğiyle, aynı projede buluştu. Dizi ve oyun sektörünün iki fenomen içeriğini buluşturan Türkiye’de ilk örnek niteliğindeki “Çukur Zula’da” Projesi 2019 yılında başladı. Hem oyun hem de dizi dünyası takipçilerine interaktif, benzersiz bir deneyim sunan proje, gelecekte dijital oyunlar ve dizi-film sektörünün ayrı disiplinler olmaktan çıkıp birbirine entegre olarak, eğlence sektörünün yeni bir boyuta taşınacağının da ilk habercilerinden oldu. Proje kapsamında, dizinin geçtiği sokaklardan esinlenen “Çukur Haritası”, Zula’nın oyun haritalarına eklendi. Zula ve Çukur hayranlarının dizi heyecanını oyun içinde yaşamasına imkan veren proje kapsamında Çukur haritası, oyunculardan tam not alarak yayınlandığı ilk hafta oyun içinde en çok tercih edilen ikinci harita oldu. Projenin ikinci aşamasında ise dizinin iki sevilen karakteri “Cumali Koçovalı” ve “Azer Kurtuluş” oyuna eklenerek, Türkiye’de ilk defa bir dizide yer alan karakterler oyun dünyasına taşınmış oldu. Çukur Zula’da Projesi, her iki içeriğin Türkiye’deki ve dünya çapındaki hayranlarınca büyük ilgi gördü.

İDRİZ ÇOKAL





Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir