Kaçırılmayacak yeni bir iş fırsatı

COVID-19 etkisiyle birlikte fiziki dolaşım büyük ölçüde sanal ortama kaydı. Pek çok sektör bu durumdan olumsuz etkilenirken bazı sektörlerde ise gözle görülür yükselişler saptandı, özellikle fiziki eğlence merkezlerinin, sanal ortamdaki yükselişi kendi lehlerine döndürmesi ancak oyun ortamlarına yönelmeleriyle mümkün görünüyor. Buna sinemalar da dâhil. Tüm dünyada, eğlence merkezleri büyük oranda kapalı; açık olanlar da az ziyaretçi sorunu ile karşı karşıya. Yaşanması beklenen normalleşme süreci ile tekrar eski hallerine kavuşacakları öngörülüyor. Ama değişen iş modelleri de buna adapte olacak gibi…

2010’ların ortalarından bu yana pek çok ülkede denenen sanal gerçeklik odaklı sistemler, bahse konu eğlence merkezlerine adapte edilmeye çalışıyor. Türkiye’de de internet kafe türünden 10 metrekarelik odalar içinde gösterim imkânı sunan yerler açılıyor. Bu şekilde sanal gerçeklik gözlüğüne erişimi olmayanlar, ücret ödeyerek o odalarda istedikleri oyunu oynayabiliyorlar.

VR Sanal Gerceklik Nedir

SANAL GERÇEKLİK EĞLENCE PARKLARI

Diğer taraftan, bu tür teknolojilerin oyun biçiminde kullanılabilmesi için belirli bir büyüklükte yere ihtiyaç duyulması beklenen ekonomik getiriyi sağlamıyor. Hiçbirinde fiziki anlamda bir gerçeklik simülasyonu da göremiyoruz. Oysa ki dünyanın pek çok prestijli eğlence merkezi bunu odak noktasına almış halde ve başarıyla uygulamaya çalışıyor. İlk örneklerden biri DanimarkalI Lego tarafından uygulanıyor. Hali hazırda Legoland ismini verdikleri eğlence merkezlerinde, çocuklara başta roller coaster (hız treni) olmak üzere pek çok eğlence deneyimini sanal gerçeklik gözlükleriyle fiziki ortamda sunmaya çalışıyor. Yani, çocuklar bindikleri trende fiziki açıdan eğim aldıklarında, gözlükler sayesinde karşılarında ya denizde çarpışan korsan gemileri, ya da yanlarında yarışan fantastik arabalardan oluşan bir dünya oluyor.

Diğer bir örnek, 2018’de Çin’in Guizhou eyaletinde açılan eğlence parkı. Tamamen sanal gerçeklik gözlükleri ile donatılmış, dünyanın en büyük eğlence parklarından biri. İçerisinde serbest atlayış, rafting gibi simülasyonlar bile var. Gözlük ve çeşitli taşıyıcı aparatlar sayesinde deneyimleme fırsatınız oluyor. Aparat, kemer, kano, araba motifiyle süslenmiş bir metal iskelet olabiliyor. Yeter ki ne yapmak istediğinize karar verin.

Başka bir örnek de yine Uzak Doğu’nun önemli merkezlerinden biri olan Seul’de. Güney Kore’nin sanal gerçeklik üslerinden olan kentin birkaç yıldır özellikle eğlence merkezlerine yönelik yatırımları öne çıkıyor. Gangnam civarında kurulan VR Station ve Lotte mağazalarının girişimi olan Monster VR adlı iki ayrı oluşumun, perakende mağazalarına yerleşip çalıştıklarını biliyoruz. Üstelik giriş ücretleri, sundukları ve Güney Kore’nin ekonomik yapısı göz önüne alındığında çok cüzi kalıyor. Yaklaşık 150 TL gibi bir ücretle katılım sağlanabiliyor.

Tüm bu örneklerin ortak noktaları, aslında fiziki imkânlar dâhilinde sanal gerçekliği ilerletmeleri. Yani içerisine artırılmış gerçekliği de katarak karma (mixed) gerçekliği sunmaları. Biz buna çok mu yabancıyız derseniz, hayır. Tahminim odur ki en az bir kez 6D, 7D ya da 8D gibi isimlendirmelerle sinema salonları olduğunu duymuşsunuzdur. Aslında sonundaki “d”, yani “dimen-sion” bizim anladığımız anlamdaki boyut kavramının uygulamasından biraz farklı. Özünde ses ve görüntünün derinlik kazandığı, koltukların da çeşitli yönlere doğru eğim almasıyla desteklenen bir sisteme sahipler. Tam etkileşimin dâhil edilmesiyle, güçlenerek farklı bir boyuta kavuşacağını varsayabiliriz. Bahse konu fiziki eğlence merkezlerinin örnekleri bu sisteme tam oturuyor. Yarın, normalleşme geldiğinde güzel bir tanıtım ve uygun bir maliyetle çok ses getirecek projeler üretilebileceğini söylemek şimdiden mümkün. Alışveriş merkezleri bu konuya yoğunlaşmalı.

ROBOTİKLE BULUŞMA

Pazarda eğlence merkezlerine üretim yapan çok sayıda firma mevcut. Holovis de bunlardan biri. Abu Dha-bi’deki Ferrari World’ün sanal gerçeklik kullanan kısımlarının altyapısında çalıştıklarını biliyoruz. Dünyaca ünlü robotik sistemleri üreticisi KUKA (Keller und Knappich Augsburg) tarafından üretilmiş robotik sistemleri ile uyumlu çalışması için tasarladıkları sanal gerçeklik yazılımı gerçekten görmeye değer. Son günlerde sosyal medya başta olmak üzere, pek çok haber kanalında aradan geçen birkaç yıla rağmen tekrar popüler hale geldi. Mevcut sistemin benzer prensipleri, askeri amaçlı havacılık alanında pek çok ülke tarafından tercih edilen bir sistem.

Güzel bir hafta geçirmenizi dilerim…

Kekik çiftçinin yeni kazanç kapısı oldu





Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir